AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Canikli: “Gerekli yatırım ve harcamalar için kaynak sıkıntısı yok”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, “AK Parti’nin Seçim Beyannamesi ile taahhüt ettiği 2023-2028 döneminde yerine getirilmesi zorunlu olan yatırım ve harcamalarda kaynak sorunu yok” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, AK Parti’nin Seçim Beyannamesi hakkında açıklamalarda bulundu. AK Parti’nin Seçim Beyannamesi’nde vaat ettiği projeler için yeterli kaynağa sahip olduğunu söyleyen Canikli, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yurt dışından mali kaynak getireceğini ve Türkiye’nin borca gireceğini savundu.
“Gerekli yatırım ve harcamalar için kaynak sorunu yok”
AK Parti Seçim Beyannamesi ile dengeli, gerçekçi ve iddialı ekonomiBunun bakış açısını ortaya koyduğunu ifade eden Canikli, “AK Parti Seçim Beyannamesi’nde 2023-2028 döneminde yapılacak yatırım ve harcamalar için kaynak sorunu yok. Kimse AK Parti’ye soru sorma gereği duymuyor. ‘Taahhütleriniz için gerekli kaynağı nereden bulacaksınız ve ne yapacaksınız’ Hayatın akışı içinde ihtiyaç duyulan kaynaklar aslında mali disiplinden taviz verilmeden yaratılmakta ve taahhütlerle ilgili yatırım ve harcamaların finansmanında kullanılmaktadır.
“Sülün Osman’ın Taksim Meydanı’nı veya Galata Kulesi’ni satmış olması, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu iddiasından daha gerçekçi”
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yurt dışından sağlayacağı mali kaynakları da eleştiren Canikli, “Şüphesiz 7 masanın iç piyasadan bu kadar büyük bir kaynak temin etme imkanı yok, çünkü onlar gibi. Pozitif reel faiz yani çok yüksek faiz politikası uygulayacaklarını açıkladılar bunu biliyorlar Kemal Kılıçdaroğlu İngiltere’den 300 milyar dolar kaynak getireceğini yani 300 milyar dolar borçlanacağını sürekli beyan ediyor. İngiliz finans piyasasının Türkiye’ye 300 milyar dolarlık kredi aktaracak kapasitede olmadığını hemen belirtelim.Açıklama tarihin gördüğü en büyük desteksiz atışlardan biridir.Sülün Osman’ın Taksim Meydanı’nı veya Galata Kulesi’ni satması Kemal Kılıçdaroğlu’nun iddiasından daha gerçekçidir.Uluslararası piyasadan 300 milyar dolarlık bir borç alındığı bir an kabul edilse bile bu borcun faizi ve döviz maliyeti bile Türkiye’nin mali sistemini çökertecek düzeyde olacaktır. dedi. – ANKARA